Image Hosted by ImageShack.us

Kendine Ait Bir Fotoğraf - Laleper AYTEK




KENDİNE AİT BİR FOTOĞRAF / Fotoğraf Yazıları

Laleper Aytek

Yayın evi :
Bileşim Yayınları : Barbaros Caddesi No:11 4. Levent-34396-İSTANBUL
0212 324 44 43 - yayinevi@bilesim.com.tr



“Kendine Ait Bir Fotoğraf”, Laleper Aytek’in çoğu Geniş Açı’da piramit, bir bölümü de www.fotograf.net’te kırmızı adlı köşelerinde fotoğraf üzerine yazılarının bir derlemesi.

Fotoğrafçının deyimiyle; “20 yıllık fotoğraf geçmişinin ilk kitabı”.

1960’da İstanbul’da doğan, 1985’de Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nü bitirdikten sonra sosyal ekonomi master’ı yapmak üzere Oslo Üniversitesi’ne giden Aytek, 5 yıl Norveç’te kaldıktan sonra fotoğrafçılık yapma kararı ile Türkiye’ye döner ve 1991’de bir stüdyo açarak tanıtım ve reklam fotoğrafçılığı yapmaya başlar.

İlk (uluslararası)sergisini 1987’de, Türkiye’den 4 fotoğrafçıyla birlikte, Oslo’da “Photography from Turkey” adıyla açar. Son (uluslararası) sergisi ise “Celebration of Turkish Photography in Black & White” adıyla Şubat 2004’de Londra’da, St.Martin’s Gallery’de 16 fotoğrafçının katılımıyla açılan bir grup sergidir.

İlk kişisel sergisini ...1993’de Almanya’da, Duisburg’da “Ayrıntılar” adıyla açan Laleper Aytek, 1990’da Türkiye’de döndükten sonra Kadın Eserleri Kütüphane’sinde sürdürdüğü gönüllü çalışmalarının yanı sıra, Tarih Vakfı, İletişim Yayınları gibi kurumlarda da fotoğraf editörü olarak çalıştı. 1996’dan sonra dijital fotoğrafla ilgilenen fotoğrafçı, 1998’de Türkiye’nin ilk büyük dijital fotoğraf stüdyosunu Metro Cash&Carry Türkiye bünyesinde kurdu.

Laleper Aytek, 1987’den bu yana 11 kişisel sergi açtı, 15 karma sergiye katıldı.

20 yıldan fazla bir zamandır fotoğraf çeken, son 14 yıldır ise profesyonel olarak tanıtım ve reklam fotoğrafçılığı da yapan Laleper Aytek, fotoğraf yolculuğunu yıllarla, dışardan içeriye, siyah-beyaza, yüzlere, ifadelere, bakmalara, duygulara yani daha içerde olana doğru bir seyir izlediğini söylüyor.

“Fotoğrafın yalnız yapılması gereken tek kişilik bir iş olduğunu, fotoğrafladığınla karşılaşma anının kalabalıklarla birlikte yapılamayacağını daha fotoğrafa ilk başladığı yıllarda farkettiğini” söyleyen Laleper Aytek, fotoğrafın HCB’nin ifadesiyle fotoğrafın; gözün, kalbin ve beynin buluştuğu, buluşabildiği yerde yapıldığına inanıyor ve bu kitapta yer alan fotoğrafı düşünmek üzerine yazılmış 28 yazının bu nedenle böylesi bir peşindeliğin, kendine ait gerçek bir iç yolculuk ve seyrin samimi bir ilk adımı olarak” düşünülmesini istiyor.

2002 yılının Ekim ayında İstanbul’dan ayrılarak Bodrum’a yerleşen fotoğrafçı, profesyonel reklam ve tanıtım çalışmalarını İstanbul ve Bodrum’da sürdürmektedir.

164 sayfa
16 x 23,5 cm.
ISBN 975-271-093-x

Fiyatı :15 YTL

Kendine Ait Bir Fotoğraf


fotoğraf çekmeye başladıktan 20 yıl,

fotoğraf üzerine yazmaya başladıktan 10 yıl sonra

bir ilk kitap.

fotoğrafı düşünmek üzerine

fotoğrafa dair düşünceler(im), sorular(ım) ve akıl karışıklıkları(m).




Bu süreçte en çok şunları farkettim: aslında az olanın çok olduğunu ve en zor olanın insanın kendisi olması olduğunu.


Kendini tanıdığını, kendine yak(ın)laştığını zannettiğin zamanlarda bile bir bakıyorsun aslında kendinden km’lerce uzak(ta)sın. Çünkü, tıpkı bir fotoğraf gibi, kendine bakmak, kendindekilerin peşinden gitmek, önce korkuları ve derinlerdeki bilinmedik pek çok duyguyu su yüzüne çıkarıyor. Gerçek bir iç-seyri, bir iç-yolculuğunu ise onlarla karşılaşmaya, yüzleşmeye cesaret etmek başlatabiliyor. Fotoğraf bana böyle bir yolculuğu yapabilmem için sonsuz, sınırsız imkanlar sunuyor. İtalyan fotoğrafçı Mario Giacomelli’nin söylediği gibi; “eğer söyleyecek bir şeyiniz varsa, kimse dinlemese bile bir yolunu bulup söylersiniz.” Ben (de) bunu fotoğrafla ve fotoğraf üzerine düşünüp yazmakla yapıyorum.


Farkettim ki, kendi fotoğrafımın, kendime ait bir fotoğrafımın olabilmesi yani uzakları yakınlaştırmak ancak ve ancak böylesi bir iç-bakış, iç-karşılaşmadan sonra ya da o süreçte mümkün. Kendine bak(a)madığın zaman ve tam da o kadar göremiyor insan hayatın fotoğraflarını, hayattaki fotoğrafları. Gördükleri ve çektiklerinin aslında başkalarına ait olduğunu da anlayamadan fotoğraf çekiyor olduğunu düşünerek yaşaayabiliyor. Ama o fotoğraflar kimsesiz ve özellikle/en çok da deklanşöre basan kim ise onsuz, içsiz, katmansız ve iki boyutlu görüntüler olarak unutulup gidiyor.


Bu kitapta yer alan fotoğrafa dair sözlerim ve kimi görüntülerim kendimi böyle bensiz, benden uzak bırakmamaya dair açık bir çaba aslında. Kendimde farkettiklerimin, fotoğraftan/fotoğrafa dair sözlerden bir ifadesi. Yazdıklarımın bazen karşık, zor anlaşılır bulunduğunu duyuyorum. Demek ki diyorum: henüz yeterince azal(t)mamışım kendimi, eteklerimdeki taşları döküp, fazlalıklarımdan kurtulamamışım. Buna ömrüm yetecek mi bilemiyorum ama yaşadığım müddetçe Murathan Mungan’ın deyimiyle, ömrümü hayat yapabilmek için kendime ait böylesi bir izlemenin hep peşinde olacağım . Daha kendim olabilmek, daha kendime ait fotoğraflar çekebilmek için. Çünkü artık çok iyi biliyorum ki, fotoğraf (ve hayat da) ancak gerçekten kendimden bakabildiğim, kendim olma cesaretini kendimden esirgemediğim zaman geliyor, gelecek.





Laleper Aytek

Şubat 2005, İstanbul.


0 yorum

Make A Comment
top