Sebastiao Salgado - Workers / İşçiler - VİDEO
Salgado çalışma yöntemleri ile pek çok çağdaşından ayrılan bir yaklaşıma sahiptir. Salgado’ya göre, projelerinde iyi sonuca ulaşmak, fotoğraflanan insan ile kurulan ilişkiye bağlıdır. Bu yüzden Salgado çalışmalarını gerçekleştirirken, fotoğraflayacağı kişiler ile benzer koşullarda yaşar, onların yolculuk ettiği şekilde yolculuk eder. Projeleri genellikle uzun soluklu projelerdir ve bu süre içerisinde tüm giderlerini kendi bütçesinden karşılar.
“Ününün doruğundayken ortalıktan bir anda kaybolmuş. Üç yıl kimse bulamamış. Bir gün elinde 240 bin kare fotoğraf ile çıkmış ve uluslararası bir kampanya ile hepsini satmış! Parasıyla da üç yıl boyunca fotoğraflarını çektiği Brezilyalı topraksız köylülerin yaşadığı binlerce dönüm araziyi satın alarak, köylülere dağıtmış!”
Örnekleri çoğaltmak mümkün: Brezilya’nın Don Kişot’u. Kazandığı para ile çılgıncasına Amazon ormanı satın ..... alan, Amazon’da kesilen yağmur ormanlarının yerine 5 milyon ağaç diken kişi. Brezilyalılar içinse sadece “Salgado”.
Salgado isminin etrafında oluşan efsanelerin yarattığı sisli hâle kaldırıldığında, ortaya aslında çok basit bir gerçek çıkıyor: Salgado sadece elinden geleni yapmaya çalışan biri.
Dünyanın en çok kazanan fotoğrafçılarından biri ama parasını hayır işlerine harcıyor. İsterse ömrünün geri kalanını Pasifik’te satın aldığı bir adada zenginlik içinde geçirebilir ama Kongo’da çocuk felcinden ölen yüz binlerce çocuğu kurtarmak için WHO adına fotoğraf çekiyor.
“Dünyanın yaşayan en büyük iki fotoğrafçısından birisi”;
“Kodak sadece Salgado yüzünden Tri-Max filmlerin üretimini durdurmaktan vazgeçmiş. Leica ise yeni bir objektifi piyasaya çıkarmadan önce ona gönderirmiş. Eğer o beğenmezse, piyasaya sürmezmiş”;
Salgado. Tam adıyla; Sebastião Riberio Salgado… Ünlü fotoğrafçı. Ekonomist. Legion D’Honeur ile ödüllendirilen gazeteci. Çektiği tek kare fotoğrafla ünlü fotoğraf ajansı Magnum’u batmaktan kurtaran kişi. Muhalefet kendisine Brezilya cumhurbaşkanlığını önerdiğinde, “Politikacı olursam, yalan söylemeyi öğrenirim” diyerek nazikçe reddeden aydın…
İnsanlığa daha fazla Salgado lazım…
“Ününün doruğundayken ortalıktan bir anda kaybolmuş. Üç yıl kimse bulamamış. Bir gün elinde 240 bin kare fotoğraf ile çıkmış ve uluslararası bir kampanya ile hepsini satmış! Parasıyla da üç yıl boyunca fotoğraflarını çektiği Brezilyalı topraksız köylülerin yaşadığı binlerce dönüm araziyi satın alarak, köylülere dağıtmış!”
Örnekleri çoğaltmak mümkün: Brezilya’nın Don Kişot’u. Kazandığı para ile çılgıncasına Amazon ormanı satın ..... alan, Amazon’da kesilen yağmur ormanlarının yerine 5 milyon ağaç diken kişi. Brezilyalılar içinse sadece “Salgado”.
Salgado isminin etrafında oluşan efsanelerin yarattığı sisli hâle kaldırıldığında, ortaya aslında çok basit bir gerçek çıkıyor: Salgado sadece elinden geleni yapmaya çalışan biri.
Dünyanın en çok kazanan fotoğrafçılarından biri ama parasını hayır işlerine harcıyor. İsterse ömrünün geri kalanını Pasifik’te satın aldığı bir adada zenginlik içinde geçirebilir ama Kongo’da çocuk felcinden ölen yüz binlerce çocuğu kurtarmak için WHO adına fotoğraf çekiyor.
Salgado’nun çalışmalarına geniş bir perspektifle bakıldığında, The Workers çalışmasında ise, onun değişi ile milenyumun eşiğinde çalışan ve üreten sınıfın durumunu görebilmekteyiz. Salgado’nun fotoğraf çalışmalarının içeriksel ve biçimsel yapısında Meksika’da temelleri atılan öncüllerinin Riviera, Siqueros ve Orozco gibi ressamların olduğu Meksika Yeni Gerçekçiliği olarak da adlandırılan, ekspresyonist yaklaşımın izlerini görmemiz mümkündür. Salgado, 1986 ve 1992 yılları arasında o ana kadar ki en büyük projesi olan “Workers/İşçiler (1993)” üzerinde çalışırken ve bu albümü hazırlarken 26 ülke gezerek müthiş bir işçi profili çıkartır! Kimi eleştirmenlere göre “Workers”, Karl Marx’tan sonra yazılmış en iyi “manifesto”dur!Seçilen konuların marksizm ile ilişkisi olması, biçimsel olarak da, kimi zaman göze batacak kadar koyu tonlar ve buna bağlı olarak dışavurumcu etkiler bu paralelliğin izleri olarak görülebilir.Salgado’nun başarısının diğer bir sırrı da entelektüel birikimini pozitif bir biçimde çalışmalarına yansıtmasıdır. Ekonomi üzerindeki birikimi yoksulluk, üçüncü dünya ve sanayileşme kavramlarına eleştirel yaklaşımını belli bir paradigma içerisine oturtmasını sağlamıştır.
“Dünyanın yaşayan en büyük iki fotoğrafçısından birisi”;
“Kodak sadece Salgado yüzünden Tri-Max filmlerin üretimini durdurmaktan vazgeçmiş. Leica ise yeni bir objektifi piyasaya çıkarmadan önce ona gönderirmiş. Eğer o beğenmezse, piyasaya sürmezmiş”;
Salgado. Tam adıyla; Sebastião Riberio Salgado… Ünlü fotoğrafçı. Ekonomist. Legion D’Honeur ile ödüllendirilen gazeteci. Çektiği tek kare fotoğrafla ünlü fotoğraf ajansı Magnum’u batmaktan kurtaran kişi. Muhalefet kendisine Brezilya cumhurbaşkanlığını önerdiğinde, “Politikacı olursam, yalan söylemeyi öğrenirim” diyerek nazikçe reddeden aydın…
İnsanlığa daha fazla Salgado lazım…
Kaynaklar:
www.devrimciler.com - N. Asya
www.burkinafasafiso.com
http://ilef.ankara.edu.tr
Comment Form under post in blogger/blogspot