AİLE EVLERİ SERGİSİ İSTANBUL DA
Kortejo “Aile Evleri” Fotoğraf Sergisi
İzmir’in son avluları
Proje danışmanlığını Yusuf Tuvi’nin üstlendiği, İzmir Fotoğraf Sanatı Derneği (İfod) ve Simurgphotos üyesi Birol Üzmez’in objektifine yansıyan, gerçek yoksulluk hikayelerini anlatan Kortejo-Aile Evleri konulu fotoğraf sergisi Schneidertempel Sanat Merkezi desteği ile 8 Nisan 2010 günü İstanbul da açılacak.
2 Mayıs 2010 tarihine kadar gezilebilecek sergide 60 adet renkli fotoğraf yer alıyor.
Yoksul Musevilerin aile evleri, şimdi yoksul Türklerin evleri
İzmir’e özel bir yaşam biçimi Musevi aile evleri (kortejo), 500 yıldan sonra artık yoksul İzmirli ailelerin, kimsesizlerin sığınağı oldu. İspanya’dan göç eden Yahudilerin birbirine omuz vererek yeni hayatlarına uyum için bir arada yaşadıkları kortejolar, şimdilerde hayata tutunmak için yaşadıkları dört duvardan güç alan yoksul ailelerin, kimsesizlerin, yalnızların ve kaybolmuşların yeni mekanı. Birçoğunun benzer hikayelerle, kelimenin tam anlamıyla hayatın sillesini yiyen, genç, yaşlı, kadın erkek, çocuk aynı avlunun içinde, aynı kaderi paylaşarak hayata tutunmaya çalışıyor. Kaderleri gibi kullandıkları mekanlarda ortak olan bu insanların hayatları, aslında yarın neler yaşayabileceğimizin göstergesi.
Zamanın bir yerinde içinde yaşayan yoksul Musevilerle anlam kazanmış Aile Evleri’nin son örnekleri, bugün kaderine terk edilmiş halde bizlere artık başka öyküler anlatıyorlar.
500 yıllık bir tarihe tanıklık eden, Musevi aile evleri (Yahudihane) İzmir’e özel bir kültürel miras. Bugüne kadar her nedense göz ardı edilen, hakkında çokta fazla şey bilmediğimiz bu önemli mekanlar İFOD ve Simurgphotos üyesi Birol Üzmez’in objektifinde hayat buldu. Kortejo Aile Evleri isimli belgesel fotoröpörtaj çalışmasıyla bu yılki Sami Güner Kupasını kazanan Üzmez, eski İzmir de Juderia olarak bilinen Yahudi Mahallesindeki Kortejoların izlerini sürdü.
Boyoz ve sübye kokulu Son avlularımız
Ortak bir avlu ve sokak içinde,emniyet ve kontrol için tek girişi olan, tuvaletler, banyo, mutfak, yıkanma yeri gibi paylaşılan ortak mekanlar, fakir veya çok fakirlerin barındırılması ve en önemlisi beraber yaşamayı mümkün kılan konuşulan dil (Judeo Espanyol- Ladino), müşterek dini inanç ve gelenekler… İşte bunlar Musevi aile evlerinin ortak özelliği.
1948 yılında bu mekanları tamamen terk eden Musevilerin geride bıraktığı binalar ise bugün fakir Türkler tarafından kullanılıyor.
Çok az İzmirlinin bildiği bu mekanlar hakkında yazılmış kapsamlı bir yazı, sayıları, bugünkü sahipleri ile ilgili bilgilere ulaşmak mümkün değil. Üzmez’in fotoğrafları ile yeniden İzmir’in gündemine girmesiyle birlikte bu kültürel mirasın ilgi çekeceği ise şüphesiz.
KORTEJOLARIN BÜGÜNKÜ TARİHİ
İzmir’ deki kortejoların Musevilerin İzmir’ e gelmeleriyle birlikte başladığı düşünülmektedir. Bu demektir ki 500 yıldır bu kortejolar mevcuttur. Bazı kortejolarda yaşayanlar ile yapılan söyleşilere göre 1940 da bile Museviler tarafından kullanılmaktaydı. Ne var ki 19. yüzyılda Musevilerin önemli bir bölümü daha iyi bir yaşam standardına ulaşıp daha iyi evlere taşındıklarından kortejoların sayıları gitgide azalmıştır.
İlk kortejolar düşük gelirli Sefarad Yahudileri için sığınma yeri idi. Aynı lisanı konuşup, aynı gelenek ve aynı tip yemek usullerini paylaşırdı.
Kortejolar,İzmirliler’in tanımıyla Yahuthane’ler aynı zamanda değişik uyruklu insanların için de güvenlikli evlerdi. Bazı yaşlı Musevilerin ifadelerine göre 1950’ lerde kortejolar boşalmıştı. Bu durumun izahı Türkiyedeki fakir Yahudilerin daha iyi bir yaşam için 1948’ de İsrail e göç etmeleri ile mümkündür.
Artık Türkiye’ de böyle bir yerde yaşamak isteyenler kalmamıştır. 1950 den başlamak üzere özellikle 1970’ lerde Türkiye de göç devamlı artmıştır. Bu nedenle İzmir’deki kortejolara çok fakir Türk göçmenler yerleşmiştir. Odalar çok düşük fiyata kiralanmakta ve oraya yerleşenler kötü koşullarda yaşamaktadırlar. Bu aynı zamanda şu anlama gelmektedir ki kortejoların muhafazası ve korunması artık mümkün olmamaktadır. Bazı kortejolar eski yaşam tarzları hakkında yetersiz olmakla beraber ip uçları vermektedir. Ve bu konuda bilgi alınabilecek insanların çoğu İsrail’ e göç etmiştir.
Sergi Açılışı : 08 Nisan 2010 Perşembe
Açılış/kokteyl: 18.00-20.00
Adres: Bankalar Cad. Felek Sk. No:1 34420 Karaköy-İst
Telefon: 0 212 249 01 50
e-mail: sanat@schneidertempel.com
www.schneidertempel.com
Ziyaret saatleri; Hafta içi her gün 10.30- 17.00, Cumartesi kapalı, Pazar; 12.00-16.00
Schneidertempel Sanat Merkezi :
XIX. yüzyılda İstanbul’daki Aşkenazların çoğu terzilik mesleğini icra ediyorlardı. Aşkenaz Terziler Birliği ‘Tofre Begadim’ Terziler Sinagogu’nu 8 Eylül 1894 tarihinde hizmete açtı. İstanbul’ un çok kültürlü geçmişinin odak noktalarından biri olan Galata’da yer alan Schneidertempel Sanat Merkezi, tarihsel mirasla çağdaş sanat üretimi arasında taşıyıcı bir köprü olma özelliği taşıyor. 19. yy ‘da , Galata da kurulan sinegoglardan biri olan Schneidertempel 21. yy’ da bu kez bir sanat merkezi olarak yeni bir işlev kazandı. Böylece bir yandan İstanbul’un belleğinden bir parça yeniden yaşama dönüyor, bir yandan da kültürel hareket kendine yeni bir mekan sağlamış oluyordu.
YAZININ DEVAMINI OKUYUN...>>